Plastik: Kolaylık mı Tehdit mi?
Alarmın sesi ile yine yeni bir güne merhaba diyoruz. Elimizle telefona uzanıp alarmı kapatıp; yeni bir gün için harekete geçiyoruz. Hepimiz sıra ile benzer aktiviteleri tamamlayarak dışarı çıkmak için hazır hale geliyoruz.
Peki her gün aynı aktiviteleri yaparken; hepimiz için ortak bir durum olduğunun farkında mıyız?
Kıyafetlerimizde, mutfakta, banyoda, kullandığımız vasıtada yani kısaca hayatımızın her anında kullandığımız eşyalarımızda plastik kullanımı en büyük ortak noktamız.
Plastikler; ekonomik olması, kolay işlenebilir olması, istediğimiz şekle bürünebilmesi, hafif ve dayanıklı olması sebebi ile günlük hayatımızın vazgeçilmezi olmayı kısa sürede başarmış durumda.
Plastiğin kullanıldığı ürünler;
• Otomotiv sanayi, uçak, tren vb. tüm ulaşım araçları
• Ev ve mutfak eşyaları
• Tekstil sanayi
• Medikal ve diğer tıp ürünleri
• İnşaat malzemeleri
• Temizlik ürünleri
• Bebek ürünleri
• Ambalaj sektörü
• Enerji sektörü
• Elektronik ürünleri
• Müzik, resim başta olmak üzere tüm sanat ekipmanları ve daha birçok yerde plastik kullanılmaktadır.
Plastik nasıl oluşmaktadır?
İsterseniz etrafımızı çepeçevre saran plastiğin içeriğini inceleyelim. Doğada doğal ortamda bulunmayan plastikler kimyasal işlemler ile elde edilmektedir.
“Plastik; karbon (C), hidrojen (H), oksijen (O), azot (N) ve diğer organik ya da inorganik elementlerin oluşturduğu monomer adı verilen; basit yapıdaki moleküllü gruplardaki bağın koparılarak polimer adı verilen uzun ve zincirli bir yapıya dönüştürülmesi ile elde edilen malzemelere verilen isimdir.
Örneğin; etilen bir monomerdir. Bu monomerden oluşturulan polietilen ise polimerdir. En çok kullanılan plastiklerin başında gelir.
Tanımdan anlaşılacağı üzere plastikler doğada hazır bulunmaz, doğadaki elementlere insan tarafından müdahale edilmesi ile elde edilir. Elde edilmesi belli bir sıcaklık ve basınç altında, katalizör kullanılarak monomerlerin reaksiyona sokulması ile olur. Plastik ilk üretildiğinde toz, reçine veya granül hâlde olabilir.” (1)
Oluşum şekli ve kullanım türüne göre farklı plastik türleri bulunmaktadır. (2)
• Polietilen (Polyethylene) (PE): Geniş bir kullanım alanı vardır.
• Polipropilen (Polypropylene) (PP): Yaygın kullanılan plastiklerdendir. Otomobil yan sanayinde, bahçe mobilyalarında vb. yerlerde kullanılır.
• Polistiren (Polystyrene) (PS): Paketleme, elektronik ve beyaz eşyaların plastik kısımları vb. kullanım alanları vardır.
• Polietilen tereftalat (Polyethylene terephthalate) (PET veya PETE): PET, polyester ailesindeki en yaygın polimerdir. Pet şişe ismi bu malzemeden gelmektedir. Yüksek mukavemet özelliğinden dolayı sentetik kumaşlarda da yaygın olarak kullanılmaktadır.[3]
• Polyamid (Polyamide) (PA) (Nylon): Fiber, diş fırçası kılları, misina vb. kullanım alanları vardır.
• Polivinil klorür (Polyvinyl chloride) (PVC): Boru, profil vb. imalatında kullanılır.
• Polikarbonat (Polycarbonate) (PC): CD, gözlük vb. imalatında kullanılır. Alevi iletmeme ve kendini söndürme özelliğine sahiptir.
• Akrilonitril bütadien stiren (Acrylonitrile butadiene styrene) (ABS): Elektronik aletlerin plastik aksamında yaygın olarak kullanılır.
• Poliviniliden klorür (Polyvinylidene chloride) (PVDC) (Saran): Yiyecek paketlemede kullanılır.
Plastiğin hiç mi faydası yok?
Aslında yazının başında bahsettiğimiz sebeplerden dolayı plastik kullanımı hayatımızı kolaylaştırmaktadır. Sanayinin gelişmesi ile birlikte birçok ürünün daha kolay imal edilmesine olanak sağlamıştır.
Gelelim Plastiğin Zararlarına;
Kullandığımız ürünlerin doğallığı arttıkça, bu ürünlerin atık olduktan sonra doğada çözünme süresi de o kadar kısa olmaktadır. Tam tersi durumda yani doğallıktan uzak her ürünün ise doğada çözünme yani kaybolma süresi de o kadar uzamaktadır.
Tanımından da anlaşılacağı üzere, birbirine bağlı güçlü zincirli bir yapıdan oluşan plastiği doğada çözebilen mikroorganizmalar neredeyse yok denecek kadar azdır.
Kullandığımız plastiklerin %50'si tek kullanımlık plastiklerdir. Aynı zamanda günümüze kadar kullanılan plastiklerin sadece %9'u geri dönüştürülmüş oluo büyük çoğunluğu doğaya atık olarak bırakılmaktadır. Bu da bir felaketin ilk adımını oluşturmaktadır.
Daha önceki yazılarımızda bahsettiğimiz üzere, doğaya bırakılan plastiklerin hepsinin toprağa ve suya karıştığını biliyoruz. Günümüzde ne yazık ki Pasifik Okyanusunda ülkemizin yüz ölçümünün 3 katından büyük plastik çöp adaları bulunmaktadır.
Yapılan birçok araştırmada deniz canlılarının yarısının vücutlarında ne yazık ki plastik bulunmaktadır. Dünyada 800’den fazla canlı türünün vücutlarına plastikler çoktan girmiş bulunuyor.
Tekstil ürünlerinin yıkanması, (Örneğin yapılan bir çalışmada çamaşır makinesinden çıkan atık suda 1900’den fazla mikro plastik parçası olduğu tespit edilmiştir.) doğada atık olarak bulunan plastiklerdeki kimyasalların ısı ile toprağa ve suya geçmesi ile hem toprağımızı hem de suyumuzu zehirlemekteyiz. Bu sayede ürettiğimiz meyve sebzeler ile tüm canlılar zehirli besin elde etmekte, plastiği tüketen deniz canlıları her geçen gün daha fazla bundan etkilenmektedir. Meyve, sebze ve deniz canlıları ile beslenen tüm canlılar ise beslenme yolu ile zehirli kimyasalları vücutlarına almaktadır.
• Karaya vuran bir balinanın midesinde, (https://t24.com.tr/haber/olu-balinanin-midesinden-1000-parca-plastik-cikti,753158)
• Deniz kaplumbağasının burnunda veya vücudunun etrafında (https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-44251524)
• Kuşların gagalarında, (https://www.nationalgeographic.com.tr/dunyadaki-deniz-kuslarinin-neredeyse-tumu-plastik-yiyor/)
Denizlerde plastiklerin deniz yüzeyini kaplaması ve mikro plastik olarak deniz ve okyanuslarda yayılması ile mercan resifleri ciddi zarar görmektedir.
Kısacası doğada her canlıya çevreye attığımız plastik atıklar ile ne yazık ki ciddi zararlar vermekteyiz.
Ekosistemde besin zincirinin en üstünden bulunan insan hem beslenme yolu ile hem de plastiği kullanması sebebi ile sağlığına zarar vermektedir.
Ne yazık ki öncelikle sorumsuzca tüketip doğaya attığımız plastiklerle tüm canlıların yaşamına zarar vermekteyiz. Trajikomiktir ki doğaya attığımız bu plastikler eninde sonunda zarar verdiğimiz doğa ile olan iletişimimiz sayesinde tekrardan bize geri dönmektedir.
İçtiğimiz su şişesinden, kullandığımız plastik saklama kapları, poşetler, streç, plastik hammaddeli tekstil ürünlerinin hepsinden kullandığımız gıdalara veya direkt vücudumuza sağlığa zararlı kimyasallar geçmektedir.
Plastiğin oluşturduğu zararlar ile başta kanser olmak üzere, birçok genetik rahatsızlıkları, davranış bozuklukları, sindirim sistemi rahatsızlıklarının oluştuğu yapılan çalışmalar ile ortaya konmuştur.
Hem doğaya zarar vermemek hem de sağlığımızı korumak için plastik yerine alternatif ürünleri kullanmak en doğrusudur. Plastik tüketimini azaltmak için neler yapabileceğinizi merak ediyorsanız aşağıdaki yazımızı inceleyebilirsiniz.
/https://ginkgocevre.medium.com/plastik-kullan%C4%B1m%C4%B1n%C4%B1-azaltmak-i%CC%87ster-misiniz-d3d5deff85
Yazının hazırlanması esnasında aşağıdaki kaynaklar kullanılmıştır:
1) https://tr.wikipedia.org/wiki/Plasti
2) https://evrimagaci.org/plastik-nedir-faydalari-ve-zararlari-nelerdir-plastik-tuketimi-turkiye-ve-dunyada-canlilari-nasil-etkiliyor-769
3) https://www.hurriyet.com.tr/aile/plastik-urunler-sagligimizi-nasil-etkiliyor-42895