Yeryüzünün %29'u

Ginkgo Çevre
4 min readDec 19, 2020

Küçük bir matematik ve birkaç soru dizisiyle başlıyoruz. Dünya yüzeyinin 510 milyon km2 olduğunu düşünürsek bu alanın 148 milyon km2'si kara parçalarından oluşur, yani %29'u. Günümüzde dünya nüfusu yaklaşık 7.78 milyar kişi ve bu kişi başına düşen yaklaşık 19 bin metre kare alan olduğunu gösterir. Böyle hesaplandığında herkese yetecek kadar toprak varmış gibi duruyor. Hatta toprağın su gibi buharlaşmadığını, buzullar gibi erimediğini, dünyada miktarının değişmediğini de düşünürsek toprakla ilgili bir tehdit yaşamayacağımızı söyleyebilir miyiz?

Peki ya dünya nüfusunun hızla arttığını, toprağın hızla verimsizleştiğinden bahsedecek olursak gelecekte bizler için bir tehdit söz konusu olabilir mi?

Dünyada her yıl 12 milyon hektar toprak; çölleşme, erozyon, tarım zehirlenmeleri, orman yangınları, kirlilik, biyolojik çeşitliliğin azalması gibi nedenlerle işlevini yitiriyor. Hal böyle olunca biz de bu haftaki yazımızda son dönemlerde dikkat çeken haberleri göz önünde bulundurarak toprağın verimsizleşmesindeki iki tehdit unsurunu sizler için inceliyoruz: Erozyon ve Pestisit.

Erozyon

Erozyon, toprağın dış kuvvetler ya da insan faaliyetlerinin etkisiyle taşınması ve sürüklenmesi olayıdır. Tanımına bakıldığında oldukça negatif bir his oluşturan erozyon, sebebine bağlı olarak dünyada canlı yaşamı için yararlı veya zararlı olabilir. Erozyonun sebeplerini incelerken önce hangi bilgiyi okumak isterdiniz, pozitif mi negatif mi? Okuyucularımızın sesini duyamadığımız için bununla ilgili bir araştırma inceleyip seçimimizi ona göre yapıyoruz.

Amerikalı yazar Daniel Pink’in bir TED yazısında bahsettiği, bilim adamları tarafından yapılan zaman araştırmalarına göre çoğunlukla insanlar doğuştan gelen bir hisle mutlu sonları tercih ediyorlarmış. Biz de bu görüşe katılarak çoğu okuyucumuzun erozyon için güzel haberi sonda duymak istediğini varsayarak, önce erozyonun zararlarından bahsederek yazımıza devam ediyoruz.

Erozyonun yaygın olarak bilinen zararı: toprağın üst kısmının süpürülerek verimli kısmının gitmesidir. Süpürülme ile topraklar göllere ve barajlara taşınır, bu durum barajların toprakla dolu olmasına neden olur. Ancak erozyonun benzer hızla devam etmesi halinde gelecekte yaşanabilecek en büyük sorunlardan biri: çölleşmedir. Peki tüm bu zararlara sebep olan faktörler nelerdir?

Erozyonun en etkin sebeplerinden biri elbette ki iklim. Yağışların yoğun olduğu bölgelerde, toprağa düşen suyun bir kısmı toprağa sızarak, özellikle bitki örtüsü zayıfsa; toprak yüzeyinin süpürülmesi ile erozyona sebep olur. Bunların yanında, rüzgar ve sıcaklık da organik maddelerin hızlı parçalanmasına sebep olarak erozyon oluşumunda etkili olan faktörlerdendir.

Peki ya diğer etkin unsur nedir? Temel ihtiyaçlarını düşünerek davranışının uzun vadedeki etkisini hesaba katmadan bitki örtüsünü tahrip eden: insan.

İnsanlar daha fazla tarım ya da yerleşim alanı oluşturmak için bitki örtüsünü tahrip ederek erozyon riskini artırıyorlar. Yine tarım alanlarında üretimi artırmak için kullanılan yanlış yöntemler, orman yangınları da erozyon olasılığını artırıp verimli toprağın kaybedilmesine sebep oluyor.

Erozyonun gerçekleşme sebeplerine bakıldığında zararlı durumları, yararlı olanlarından çok daha fazla olduğu için kaynaklarda genelde zararlarından bahsedilir. Ancak farklı açılardan konuyu incelemek için erozyonun faydalı olduğu durumdan da yazımızda kısaca bahsetmek istedik. ‘Doğal erozyon’ olarak adlandırılan erozyon ile insan müdahalesi olmayan yerlerde toprağın kendi içerisinde bir dengesi söz konusudur. Erozyonun toprak üzerinde oluşturduğu taşınma ile altta oluşan toprak arasındaki değişimle bir denge oluşur. Bu değişim süreci çok yavaş gerçekleşir, buna rağmen uzun vadede doğal erozyonun faydalarındaki etkin değişiklik dikkate değerdir. Bizlere düşen; denge içerisinde olan sistemin akışına müdahale etmeden doğaya uyumu yakalayabilmektir.

Pestisit

Hızla artan dünya nüfusuyla birlikte beslenme ihtiyaçları da artmış bu durum insanları verimliliği arttırma amacıyla modern tarım teknikleri gelişmelerine yönlendirmiştir. Modern tarım tekniklerinden ‘pestisit’ yani diğer yaygın adıyla bilinen tarım zehirleri, bitkileri; zararlı ot, hayvan ve hastalıklardan korumak amacıyla çiftçiler tarafından aktif olarak kullanılır. Tarımsal zehirlerin kullanılmasının asıl amacı verimliği arttırmaktır.

Peki tarım zehirlerinin kullanmaya başlanmasıyla birlikte tarımsal verimlilikte nasıl bir değişiklik gözlemleniyor?

Araştırmalara göre 2019 yılında başta Çin, Amerika ve Arjantin olmak üzere dünya genelinde 2 milyon ton pestisit kullanımı gerçekleşmiş, 2020 yılında bu sayısı şu an 3.5 milyon tona ulaşmıştır, yani son 1 yılda %75'lik bir artış gerçekleşmiş. Peki Türkiye’de bu durum nasıl? Konuyla ilgili araştırma yaparken Zehirsiz Sofralar Sivil Toplum Ağı tarafından hazırlanan “Türkiye’nin Pestisit Gerçeği” yazısında bahsedilen sonuçlar dikkatimizi çekiyor. 2014–2018 yıllarındaki verilerle yapılan çalışmada Türkiye’de pestisit kullanımı %51 oranında artmış ancak aynı yıllarda tarım yapılan arazi miktarında %3 düşüş gerçekleşmiştir. Dahası en büyük verim buğday üretiminde gerçekleşirken bu oran yalnızca %14 seviyelerine ulaşmıştır. Bu açıdan baktığımızda zehir kullanımındaki ciddi artışla birlikte değişen tarımsal değerler beklentinin çok altında kalıyor.

Bu gelişmelerin üzerine 11 Haziran 2020 tarihinde Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından 16 pestisit (tarım zehri) etken maddesinin kullanımının yasaklanmasına karar verildi. Bu haberi iki konuya değinmek için sizlerle paylaşıyoruz.

Pestisit yani tarım zehri kullanımı bitkileri zararlı maddelerden koruyarak verimliliği artırmayı amaçlarken; su ve toprağın kirlenmesine, faydalı böcek ve kuşları da öldürerek biyolojik çeşitliliğin azalarak ekosistemin bozulmasına sebep oluyor. Bunlara ilave olarak gıda ürünlerinde kalıntı bırakarak insan sağlığını da tehdit ediyor. Tüm bu tehlikelerle verimliliği tarım ilaçlarıyla artırmak yerine alternatif yöntemlerden olan: tohum kullanımının yaygınlaştırılması, yeni sulama metotları, tarımsal mekanizasyonlarının geliştirilmesine odaklanmak gerekir.

Haberde dikkate değer diğer bir konu ise 100 kurum ve inisiyatifin yan yana gelerek oluşturduğu Zehirsiz Sofralar Sivil Toplum Ağının başlattığı “Tüm Canlılar İçin Zehirsiz Sofralar” adlı kampanya sonrasında Bakanlık pestisit kullanımında yasaklama kararı almıştır. Bugün kampanyanın destekçi sayısı 150 bin kişiye ulaşmak üzere.

Özetleyecek olursak, kısa vadeli planlar yaparak ihtiyaçlarımızı karşılamak yerine; davranışlarımızın uzun vadede etkilerini düşünerek hareket etmemiz gerekir çünkü tehlikeler göz ardı edilemeyecek kadar ciddi. Yukarıda bahsettiğimiz oranlara bakılırsa uzun vadede dediğimiz süre de aslında çok uzun olmayacak gibi gözüküyor. Artık eskisine göre daha kalabalığız; yani etki alanımız çok daha geniş. Ekosisteme uygun davranışlar kazanmanın da zarar vermeye devam etmenin de sonuçlarını kısa sürede görebiliyoruz.

Çabaların karşılık bulabildiği haberler de yayıldıkça bir arada olma vakti diye düşünerek “Şimdi değilse ne zaman?” mottomuzla harekete geçiyoruz. Çünkü yeryüzünün tamamı bu çabaya fazlasıyla değer.

KAYNAKÇA

https://bilimgenc.tubitak.gov.tr/dergimiz/dunyadaki-su

https://ideas.ted.com/why-you-should-always-deliver-the-bad-news-first/

https://www.forbes.com/sites/linhanhcat/2019/05/21/soil-erosion-washes-away-8-billion/?sh=22d220645b6c

http://test.teknolojim.com/web_20002_1/entitialfocus.aspx?primary_id=9161&type=1639&target=categorial1&detail=single&sp_table=&sp_primary=&sp_table_extra=&openfrom=sortial

https://www.bilgiustam.com/erozyon-nedir-nasil-olusur/

https://sivilalan.com/2019/12/15/turkiyenin-pestisit-gercegi/#:~:text=Verimlilik%20i%C3%A7in%20%E2%80%9Colmazsa%20olmaz%E2%80%9D%20olarak,verim%20bunun%20%C3%A7ok%20uza%C4%9F%C4%B1nda%20kald%C4%B1.&text=Ayn%C4%B1%20d%C3%B6nemde%20pestisit%20kullan%C4%B1m%C4%B1%20ise,tondan%2C%2060%20bin%20tona%20ula%C5%9Ft%C4%B1.

https://link.springer.com/article/10.1007/s42452-019-1485-1

https://kanalfinans.com/haberler/pestisit-nedir-tarimda-neden-zararli

https://news.un.org/en/story/2019/12/1052831

Sign up to discover human stories that deepen your understanding of the world.

Free

Distraction-free reading. No ads.

Organize your knowledge with lists and highlights.

Tell your story. Find your audience.

Membership

Read member-only stories

Support writers you read most

Earn money for your writing

Listen to audio narrations

Read offline with the Medium app

Ginkgo Çevre
Ginkgo Çevre

Written by Ginkgo Çevre

Tüketimi azaltarak sıfır atıkla yaşamı sürdürme farkındalığı sağlayan birlikteliktir.

No responses yet

Write a response